Çocuğun Cinsel Gelişimi: Cinsel Eğitim ve Mahremiyet
Cinsellik konuşulması en zor konulardan biridir. Bu zorluğun temel nedeni, cinselliğin toplumda tabu olarak görülmesi ve cinsel ilişkinin olumsuz söylemlerle nitelendirilmesidir. Oysa çocukların cinsel gelişimi, genel gelişimlerinin bir parçasıdır ve sağlıklı bir şekilde ele alınması gerekmektedir.
Sağlıklı ve Güvenli Ebeveyn-Çocuk İlişkisi
Toplumsal dayatmalar, yetişkinlerin kendi cinselliklerinden ve çıplaklıklarından utanç duymalarına yol açabilir. Bu utanç, çocuklara yansıtıldığında cinsellik hakkında konuşmak imkânsız hale gelir. Oysa çocukların cinsel gelişimi hakkında yapılan bilgilendirmeler, onları cinsel hayata hazırlamanın yanı sıra, sağlıklı kimlik ve cinsel benlik gelişimini destekler ve çocukların kendilerini cinsel istismardan koruyabilmelerini sağlar. Ayrıca, cinsellikle ilgili bilgileri ebeveynlerinden alan çocuklar, sağlıklı ve güvenli ebeveyn-çocuk ilişkisi kurma yolunda önemli bir adım atmış olur.
Yaş Aralığına Göre Davranışlar
Çocuğa cinsel eğitim verebilmek için önce çocuğun cinsel gelişim süreçlerini anlamak önemlidir. Örneğin, 0-6 yaş döneminde çocuklar duyusaldır ve keşfe meraklıdır. Cinsel organlar, çocuğa haz veren diğer vücut parçalarından farklı değildir. Çocuk kendine dokunduğunda bazı bölgelerden daha fazla haz aldığını fark eder. Bu durum rastgele alınan haz olarak değerlendirilir. 2.5-3 yaş itibarıyla sürtünme yoluyla haz ve rahatlama sağlanabildiği keşfedilir. Bu süreçler erotik niyet taşımadığından gelişimsel olarak uygun kabul edilir. 5 yaş itibarıyla hazzın kaynağına dair algı gelişir ve mahremiyet algısı oluşmaya başlar. Bu dönemde ebeveynlerin tutumu oldukça önemlidir. Olumsuz, keskin davranış ve söylemlerden kaçınılmalı, cinsel bölgeler doğru şekilde adlandırılmalı ve bu bölgelerin özel bölgeler olduğu bilgisi verilmelidir.
Doğru Bilgilendirme Önemlidir
Özel ve genel bölgelerle ilgili doğru bilgilendirme yapmak, çocuğa mahremiyet eğitimi verebilmenin temel taşlarını oluşturur. Doğru mahremiyet eğitimi, çocuğunuzun kendisini cinsel istismardan koruyabilmesini sağlar. ‘Özel’ kavramı, kişiselliği ve kişilerle aramıza koyduğumuz doğal sınırları ifade eder. Gizlilik kavramının kullanılmasından kaçınılmalıdır çünkü gizlilik, utanılacak ya da saklanılacak durumları ifade eder ve çocuğu utangaçlığa veya içe kapanmaya sevk edebilir.
Mahremiyet eğitiminde kelimelerin doğru kullanılması kadar doğru davranışlar sergilemek de önemlidir. Örneğin, çocuğunuza bedeninin yalnızca kendisine ait olduğunu söylemek yeterli değildir. Çocuğun beden sınırlarını ve bu sınırlar üzerindeki hâkimiyetini kavraması için, misafirlere zorla öptürmekten kaçınmak gibi davranışsal örnekler de sergilenmelidir. Ayrıca, sadece ebeveynlerin ve izin verilen durumlarda doktorun vücuduna dokunabileceğine dair bilgilendirme yapmak ve rahatsız hissettiğinde ya da merak ettiği bir soru olduğunda bunu sizinle paylaşabileceğine dair güvence vermek, doğru mahremiyet eğitimi için gereklidir.
Cinsel Gelişim ve Mahremiyet Eğitimi
Cinsel gelişim ve mahremiyet eğitimi, birbirini tamamlayan iki önemli konudur. Cinsel gelişime dair ebeveynden destek alabilen çocuk, mahremiyet konusundaki bilgileri daha kolay özümser ve hayatına entegre eder. Merak ettiği veya kaygılandığı durumlarda, davranışsal tepki ya da denemelerden ziyade ebeveynden bilgi alma yolunu seçer. Bu durum hem çocuk hem de ebeveyn-çocuk ilişkisi açısından oldukça önemlidir.